Son dönemlerin en popüler hastalığı olan obsesyon tedavi edilmezse belirli bir süre sonra hastalık halini alarak hastalara oldukça sıkıntılı zamanlar yaşatabilir. Hatta ileri boyutlarda hasta evden çıkamaz veya kişisel ihtiyaçlarını da gideremez duruma gelir. Böyle durumlarda ise mutlaka tedavi planlamasının yapılması gerekir. Obsesyon hastaları bazı durumlarda kişisel karar verme yeteneğinde olmayabilirler veya hastalık kendini göstermesine rağmen bunu kabul etmeyerek kaçınma yöntemlerine gidebilirler. Bu tarz kaçınma yöntemleri sergileyen hastaların çevresi de bu konuda oldukça önemlidir. Çevresindeki insanların bilinçli olması ve özellikle de ailelerin bu konuda hassas olması gerekir. Obsesyon ne zaman hastalık haline dönüşür sorusuna geçmeden önce birkaç ipucu vermekte de fayda vardır.
Obsesyon hastalığı küçük yaşlarda kendini belli eden bir rahatsızlıktır. Örnek vermek gerekirse çocukların küçük yaşlarda tırnak yeme alışkanlığı, simetrik olarak sergilediği bazı davranışlar ve uyumsuz bir kişilik yapısına sahip olması gibi durumlar ilerleyen yaşlarda obsesyon hastalığının ortaya çıkacağının belirtisi olarak kabul edilir. Bu tarz durumları fark eden ailelerin zaman kaybetmeden psikolojik destek alması çok önemlidir. Çünkü destek alınmadıkça ve bu gizli hastalık tanınmadıkça daha çok ilerleyecek ve özellikle de ergenlik dönemlerinde işin içinden çıkılamaz bir duruma gelecek.
Obsesif düşünceler aslında her insanın aklında olabilir. Hatta bazı durumlarda biraz yüksek obsesif düşüncelere sahip insanlar da kendine zarar vermeyecek şekilde hayatlarını devam ettirmektedirler.
Obsesyon ne zaman hastalık haline dönüşür?
Yukarıda her insanın bu tarz obsesif düşüncelere sahip olduğunu belirtmiştik. Burada en önemli nokta ise bu obsesyonların ne zaman hastalık olarak kabul edileceğidir.
Eğer obsesyonlu düşünceler kişinin aşırı derecede zamanını çalmaya başlamışsa, kişi takıntılı düşünceleriyle uğraşmaktan dolayı evden çıkamayacak hale gelmiş ise, bu tarz düşünceler kişiyi rahatsız edecek boyuta gelmiş ise veya bu düşüncelerden ötürü kişinin sosyal yaşamı tehlikeye giriyorsa obsesyonlar hastalık haline dönüşmüş demektir.
Bu duruma gelmemesi için de yapabileceğiniz birçok şey bulunmaktadır ancak böyle hastalık haline dönüşmüş bir bireyin derhal tedavi olması gerekmektedir. Tedaviler genellikle psikologlar veya psikiyatristler tarafından planlanır.
Obsesyon belirtileri nelerdir?
Obsesyonun birçok belirtisi bulunmaktadır. Çocukken karşımıza çıkacak olan belirti türlerini üst kısımda anlatmıştık. Şimdi de ergenlik ve yaşlılık dönemlerinde obsesyon belirtilerinden biraz bahsedelim:
- Kişinin aklına sürekli olarak istemsizce düşünceler gelir ve bir süre sonra rahatsız etmeye başlayan bu düşünceler kişinin sosyal hayatını etkilemeye başlar.
- Sürekli olarak düşüncelere sahip olan kişiler genellikle düşünceyi beyninden atmak için çeşitli tekrarlayıcı hareketlere başvururlar. Kompulsiyon da denilen bu tekrarlayıcı hareketler aslında obsesyon hastalığını daha çok arttırmaktadır.
- Düşüncelerin sürekli olarak gelmesi ve hastanın bu düşüncelerle bir süre sonra baş edemeyecek hale gelmesi sebebiyle depresyon, kaygı bozukluğu veya tükenmişlik sendromu ortaya çıkabilmektedir.
- Tedavi edilmeyen veya ihmal edilen obsesif düşünceler belirli bir süre sonra fiziksel rahatsızlıkların da önünü açabilir. Örneğin ergenlik döneminde yüzünü beğenmeye bir kişi sürekli olarak makyaj yapma eğilimi gösterebilir. Bu aşırı makyaj yapma sonucunda da ciltte kalıcı hasarlar meydana gelebilir.
- Daha sonradan kaygı bozukluğunun da eklenmesiyle birlikte kişi insanlardan kendini soyutlayabilir ve tamamen asosyal bir hale bürünebilir.
Obsesyon hastalığına iyi gelen içecekler nelerdir?
Obsesyon hastalığına özellikle de atakların oluştuğu zaman alınacak olan bazı gıdalar veya içecekler iyi gelebilmektedir. Aynı zamanda bu içecekler hem depresyon hem de kaygı bozukluklarına da iyi gelir.
Yeşil çay, papatya çayı ve sarı kantaron çayı özellikle de obsesif düşüncelerin yoğunlaştığı zaman rahatlama hissi yaratır ve hastanın bu düşünceleri atmasına yardımcı olur.