Biyolojik kalıtım, geniş bir fiziksel kalıtım olarak tanımlanır. Kalıtım, ya da biyolojik anlamda kalıtım, göz rengi, burun ve ağız şekli, boy ve diğer ayırt edici fiziksel özellikler gibi ebeveynlerinden miras kalan yavruların fiziksel özelliklerini ifade eder.
Nesiller boyunca aktarılabilen özellikler, kalıtımsal özellikler olarak adlandırılır. Bu özellikler ebeveynlerden yavrularına aktarılır ve benzersiz genetik kodlara ve hücresel yapılara sahip fiziksel özellikler içerir. Cinsel olarak yeniden üreyen organizmalarda, her iki ebeveynin özellikleri de bir araya getirilip doğmamış bebeklere aktarılır: Bu özellikler anne ve babanın benzersiz özelliklerini içerir, fakat aynı zamanda çocukların yeni ebeveynleri ile neden birçok ortaklığı paylaştıklarını açıklayan bazı yeni bileşenler de içerir.
Bazı hücresel ve fiziksel farklılıklar da var. Fiziksel özelliklerin eklenmesine ek olarak, kalıtım aynı zamanda ebeveynlerin bu özellikleri edinen yavrunun büyüme sürecini de içerir. Bu süreç gen ifadesi olarak adlandırılır ve temel olarak yavruların gelişim evrelerinde gerçekleşen karmaşık bir veri alışverişi sistemidir.
Bazı genler baskındır, diğerleri ise çekicidir: bu bilgi alışverişi, protein sentezi ve nükleotidleri, amino asitleri, polipeptitleri ve diğer hücre yapılarını kodlayan DNA’nın replikasyonu yoluyla gerçekleştirilir.